travesti bakış açısı ile sosyal medya ve teknoloji

Teknoloji Aşkına! Bir Travesti Bakış Açısı ile Hayatı Kolaylaştıran 5 Uygulama

Hayat koşturmacası içinde bir oraya bir buraya savrulurken, elimizden düşürmediğimiz o akıllı telefonlar var ya, işte onlar bazen en yakın arkadaşımız, bazen sırdaşımız, bazen de hayat kurtaran birer sihirli değnek oluveriyor. “Aman ne anlarsın sen teknolojiden?” diyenlere inat, bugün klavyenin başına geçtim ve size bir travesti bakış açısı ile teknolojinin hayatımıza nasıl renk kattığını, işlerimizi nasıl kolaylaştırdığını anlatacağım. Öyle teknik terimlere boğulup kimseyi sıkmak yok. Çayınızı, kahvenizi alın, arkanıza yaslanın. İstanbul’un tüm renklerini içinde barındıran bu kalpten dökülecek satırlara hazır olun!

Bir Travesti Bakış Açısı ile Sabah Rutinleri: Alarm Değil, Kişisel Asistan!

Gecenin yıldızı olmak kolay değil, bilirsiniz. Sahne, ışıklar, müzik, eğlence derken sabahın ilk ışıklarıyla yatağa düşüyoruz. Eskiden olsa o lanet olası çalar saatlerin tiz sesiyle yataktan fırlardık. Şimdi ise durum farklı. Telefonumdaki o nazik melodiyle, “Günaydın, bugün harika bir gün olacak!” diyen o sesle uyanıyorum. Bu bile güne bir sıfır önde başlamak demek.

Ama teknoloji sadece bununla sınırlı değil. Sabah mahmurluğuyla daha gözümü açmadan, “Hey Siri, bugün hava nasıl?” diye soruyorum. Malum, İstanbul’un havasına güven olmaz. Bir bakmışsın günlük güneşlik, iki saat sonra bardaktan boşanırcasına yağmur. Bizim içinse kıyafet seçimi hayati bir mesele. Peruk ıslanacak mı, makyaj akacak mı, o şahane topuklular çamura mı batacak? İşte bu küçük teknolojik yardım, günün geri kalanındaki potansiyel bir felaketi önlüyor. Bu travesti bakış açısı, pratik çözümleri sever canım!

Sonra gelsin kahve ve sosyal medya turu. Gece paylaştığım fotoğrafa kimler ne yorum yapmış, hangi arkadaşım nerede eğlenmiş, dünyada neler olmuş bitmiş… Parmaklarımın ucundaki bu devasa bilgi akışı sayesinde hem gündemden kopmuyorum hem de sevdiklerimle sürekli iletişimde kalıyorum. Eskiden olsa dedikodu için saatlerce telefon bekler, gazeteleri karıştırırdık. Şimdi her şey bir tık uzağımızda. Bu da sosyalleşmenin ve bilgilenmenin en modern hali değil de nedir?

Güzellik Sırları Dijitalleşti: Makyaj ve Moda Uygulamaları

Gelelim en sevdiğim konuya: Güzellik! Makyaj, bizim için bir sanat. Her yüz bir tuval ve biz o tuvali en güzel renklerle boyayan sanatçılarız. Peki, teknoloji bu sanata nasıl yardım ediyor? Anlatayım.

Artık YouTube‘da veya Instagram‘da o kadar çok makyaj artisti var ki, her gün yeni bir teknik öğrenmek mümkün. “Cut crease” nasıl yapılır, “baking” tekniği nedir, en kalıcı ruj hangisidir? Tüm bu soruların cevabı videolu anlatımlarla parmaklarımızın ucunda. Eskiden fısıltı gazetesiyle yayılan güzellik sırları, şimdi tüm dünyaya anında ulaşıyor. Bir travesti bakış açısı ile söyleyebilirim ki bu, bilgiye erişimde devrim niteliğinde bir olay. Kimden ne öğreneceğimiz belli olmaz. Belki Brezilya’daki bir drag queen’den öğrendiğim kontür tekniği, o geceki sahne makyajımın yıldızı oluverir.

Moda uygulamaları ise gardırobumuzun dijital danışmanları. Hangi renkler birbiriyle uyumlu, bu sezonun trendi ne, o beğendiğim elbisenin daha uygun fiyatlısını nerede bulabilirim? Pinterest gibi platformlarda ilham panoları oluşturarak kendi stilimi geliştiriyorum. Online alışveriş siteleri sayesinde mağaza mağaza gezme derdi olmadan, dünyanın öbür ucundaki bir butikten bile alışveriş yapabiliyorum. Özellikle bizim gibi kalıpların dışında, cesur parçalar arayanlar için online dünya tam bir hazine. Büyük beden ayakkabı mı arıyorsun? Özel tasarım bir korse mi lazım? İki tıkla kapında! Bu, hem zamandan tasarruf hem de kendimizi ifade etme özgürlüğü demek.

Güvenlik Her Şeydir: Konum Paylaşımı ve Acil Durum Uygulamaları

İstanbul güzel şehir, ama bir o kadar da tekinsiz olabiliyor. Özellikle geceleri bir yerden bir yere giderken hepimizin içinde bir endişe olur. İşte teknoloji, bu noktada da can simidimiz oluyor.

Taksi çağırma uygulamaları sayesinde artık yolda saatlerce el sallamak zorunda değiliz. Uygulamadan şoförün adını, arabanın plakasını, puanını görüyoruz. Gideceğimiz yere ne kadar sürede varacağımızı, ne kadar ödeyeceğimizi önceden biliyoruz. En güzeli de ne biliyor musunuz? Canlı konum paylaşma özelliği. Yakın bir arkadaşıma veya güvendiğim birine yolculuğumun linkini gönderiyorum ve o da beni harita üzerinden anbean takip edebiliyor. Bu basit özellik, insana inanılmaz bir güven veriyor. Bu travesti bakış açısı, güvenliğin lüks değil, bir hak olduğunu bilir.

Ayrıca, telefonlarımızdaki acil durum özellikleri de çok önemli. Allah korusun ama başımıza bir şey geldiğinde, tek bir tuşla önceden belirlediğimiz kişilere konumumuzu ve acil durum mesajını gönderebiliyoruz. Bu, sadece bizim için değil, herkes için hayati bir özellik. Teknolojinin bu “koruyucu melek” rolünü asla küçümsememek lazım. Bazen en büyük güvencemiz, cebimizdeki o küçük cihaz olabiliyor.

İşimiz de Gücümüz de Teknoloji: Sosyal Medya ve Dijital Varlık

Artık hepimiz birer içerik üreticisiyiz. Sahne performanslarımız, günlük hayatımız, makyajlarımız, sohbetlerimiz… Bunların hepsi birer içerik. Sosyal medya platformları ise bizim sahnemiz, takipçilerimiz de seyircimiz. Instagram, TikTok, YouTube gibi kanallar sayesinde sadece kendi çevremize değil, binlerce, hatta milyonlarca insana ulaşabiliyoruz.

Bu, kendimizi ifade etmenin, hikayemizi anlatmanın ve bizim gibi olan başkalarına “Yalnız değilsin!” demenin en güçlü yolu. Bir travesti bakış açısı ile diyebilirim ki, görünür olmak var olmaktır. Teknoloji bize bu görünürlüğü sağlıyor. Paylaştığım bir fotoğraf, bir video veya yazdığım bir blog yazısı, belki de bir yerlerde kendini yalnız hisseden, anlaşılmadığını düşünen birine ulaşıyor ve ona umut veriyor. Bu duygunun tarifi yok.

Aynı zamanda bu platformlar, işimizi büyütmek için de harika birer araç. Sahne alacağımız mekanları duyurmak, özel etkinlikler düzenlemek, markalarla işbirlikleri yapmak… Hepsi dijital pazarlama sayesinde mümkün. Kendi markamızı yaratıp, kendi patronumuz olabiliyoruz. Bu da ekonomik özgürlüğümüzü elimize almamız demek. Teknoloji, bize sadece bir ses değil, aynı zamanda bir gelir kapısı da sunuyor.

Eğlence ve Ruh Sağlığı: Dijital Dünyanın Terapi Etkisi

Hayat sadece işten, güçten, koşturmacadan ibaret değil. Biraz da ruhumuzu beslememiz lazım. İşte teknoloji bu konuda da imdadımıza yetişiyor.

Müzik dinleme uygulamaları sayesinde dünyanın bütün müzikleri cebimizde. Moduma göre bir çalma listesi açıp kendimi müziğin ritmine bırakmak, en güzel terapilerden biri. İster sahnede söyleyeceğim yeni bir şarkıyı ezberleyeyim, ister evde temizlik yaparken kendimi motive edeyim… Müzik her zaman yanımda.

Film ve dizi platformları ise bizi bambaşka dünyalara götüren sihirli portallar. Bazen bir dramla hüzünlenir, bazen bir komediyle kahkahalara boğuluruz. Özellikle “Pose” gibi bizim hikayelerimizi anlatan, bizi yansıtan yapımları izlemek inanılmaz bir duygu. Ekranda kendinden bir parça görmek, anlaşılmış hissetmek ruh sağlığımıza çok iyi geliyor.

Hatta meditasyon ve rahatlama uygulamaları bile var. Yoğun bir günün ardından o sakinleştirici sesler eşliğinde nefes egzersizleri yapmak, tüm stresi alıp götürüyor. Bir travesti bakış açısı ile şunu net olarak söyleyebilirim: Kendimize iyi bakmak zorundayız. Bedenimize gösterdiğimiz özeni, ruhumuza da göstermeliyiz. Teknoloji, bu konuda bize harika araçlar sunuyor.

Teknoloji Bir Araç, Amaç İse Mutluluk

Lafı çok uzattım biliyorum ama konu teknoloji ve hayatlarımız olunca anlatacak ne çok şey varmış. Gördüğünüz gibi, bir travesti bakış açısı ile teknoloji, hayatımızın her alanına dokunan, işimizi kolaylaştıran, bizi güvende hissettiren, eğlendiren ve ruhumuzu besleyen bir dost.

Elbette her şeyin fazlası zarar. Saatlerce telefona gömülüp gerçek hayattan kopmak da doğru değil. Ama teknolojiyi bir amaç değil de bir araç olarak gördüğümüzde, hayatımızı ne kadar zenginleştirdiğini fark ediyoruz. O, bizim renkli dünyamızı daha da parlatan, sesimizi daha gür çıkaran bir megafon.

Unutmayın, önemli olan o teknolojiyi nasıl kullandığımız. Onu, kendimizi geliştirmek, birbirimize destek olmak, sesimizi duyurmak ve en önemlisi daha mutlu olmak için kullanalım. Çünkü hayat kısa, topuklular yüksek, ve yaşanacak çok güzel an var!

Sevgiyle ve teknolojiyle kalın

Scroll to Top